İslam inancında, iman esasları altı temel prensipten oluşur. Bu prensipler, bir Müslümanın inanç sistemini oluşturur ve dini inançların temel taşlarını teşkil eder.

İmanın ilk şartı, Allah'ın varlığına ve birliğine inanmak, O'nun eşi ve benzeri olmadığını kabul etmektir. Allah, tüm evrenin yaratıcısı ve mutlak sahibidir. Bu inanç, Müslümanların tevhid inancını, yani Allah'ın birliğini ifade eder.

İkinci şart, Allah'ın yarattığı meleklerin varlığına inanmaktır. Melekler, Allah'a itaat eden, günah işlemeyen ve çeşitli görevlerle sorumlu olan nurani varlıklardır. Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail gibi melekler, önemli görevler üstlenmişlerdir.

Üçüncü şart, Allah tarafından gönderilen kutsal kitaplara inanmayı içerir. Bu kitaplar, insanlara doğru yolu göstermek ve rehberlik etmek amacıyla gönderilmiştir. Kur'an, İslam'ın kutsal kitabıdır, ancak Tevrat, Zebur ve İncil de Allah'ın gönderdiği diğer kitaplar arasında yer alır.

Dördüncü şart, Allah'ın peygamberlerine inanmayı gerektirir. Peygamberler, Allah'ın mesajını insanlara iletmekle görevlendirilmiş seçkin kişilerdir. Hz. Muhammed (s.a.v.), son peygamberdir ve İslam dininin peygamberidir. Ayrıca, Hz. İsa, Hz. Musa, Hz. İbrahim gibi diğer peygamberler de önemli figürlerdir.

Beşinci şart, öldükten sonra dirilmeye ve ahiret gününe inanmaktır. İslam inancına göre, tüm insanlar öldükten sonra dirilecek ve Allah'ın huzurunda hesap vereceklerdir. Bu dünyadaki amellerine göre cennet veya cehenneme gideceklerdir.

Altıncı ve son şart, kader inancıdır. Müslümanlar, hayır ve şerrin Allah'tan geldiğine inanırlar. Bu inanç, Allah'ın her şeyi önceden bildiği ve her şeyin O'nun iradesiyle gerçekleştiği anlamına gelir. İnsanlar, kendi iradeleriyle iyi veya kötü işler yapabilirler, ancak bu işler Allah'ın bilgisi dahilindedir.

İmanın altı şartı, İslam inancının temel taşlarını oluşturur ve Müslümanların inanç sistemini belirler. Bu esaslar, Allah'ın birliğine, meleklere, kutsal kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe ve kader inancına dayanmaktadır.